Küresel ve ulusal ölçekte hızlanan ekonomik, teknolojik ve toplumsal değişimler; çalışma hayatında zihinsel yorgunluk, karar alma güçlüğü ve motivasyon dalgalanmalarını daha görünür hale getirmektedir. Bu durum, bireysel performans eksikliğinden ziyade, değişen koşullara uyum sürecinin doğal bir sonucudur.
Belirsizlik dönemlerinde güçlü kurumsal yönetişim; şeffaf karar alma mekanizmaları, net rol tanımları ve etkin iletişim ile yalnızca operasyonel sürdürülebilirliği değil, insan kaynağının psikolojik dayanıklılığını da desteklemektedir.
Sürdürülebilir kurumsal istikrar, belirsizliği ortadan kaldırmakla değil; belirsizliği yönetilebilir hale getiren yapılar kurmakla mümkündür.



